HABER DETAY
- Ana Sayfa>
- Haberler >

TİCARİ İŞLEMLERDE TAŞINIR REHNİNE KONU OLABİLECEK VARLIKLAR
Tarih: 10 - Mart
TİCARİ İŞLEMLERDE TAÅžINIR REHNİNE KONU OLABİLECEK VARLIKLAR I. YASAL DÜZENLEMELER VE UYGULANMASI
A. GENEL OLARAK
Ticari İşletme Rehni Kanunu’nu (TİRK) yürürlükten kaldıran Ticari İşlemlerde Taşınır Rehni Kanunu’nun[1] (TİTRK) amacı 1. maddesinde ÅŸu ÅŸekilde ifade edilmiÅŸtir: “Bu Kanun’un amacı; teslimsiz taşınır rehin hakkının güvence olarak kullanımının yaygınlaÅŸtırılması, bu rehne konu taşınırların kapsamının geniÅŸletilmesi, taşınır rehninde aleniyetin saÄŸlanması ile rehnin paraya çevrilmesinde alternatif yolların sunulması suretiyle finansmana eriÅŸimi kolaylaÅŸtırmaktır.”
Ticari iÅŸletmenin rehni için teslim ÅŸartı düzenlenmesi rehin alan ile rehin veren açısından ciddi problemlere yol açacaktı. Bu sorunun yaÅŸanmaması amacıyla ve iÅŸletmelere para ile kredi ihtiyacı açısından yardım saÄŸlamak üzere 1971 yılında TİRK yürürlüÄŸe konulmuÅŸtu. Bu Kanunun amacı, iÅŸletmenin taşınır ve taşınır olarak sayılan unsurlardan oluÅŸan malvarlığını bütün hâlinde taşınmaz varlıklara benzer biçimde teslim edilmesi gerekmeksizin rehnetme olanağı saÄŸlamaktı. Zira tacir olan kiÅŸiler bu Kanun sayesinde iÅŸletmelerini güvence olarak göstermenin yanında iÅŸletme elemanlarını teslim etmek zorunda da kalmayarak kredi gereksinimlerini karşılayabileceklerdi. Ancak taşınır rehninde aleniyetin saÄŸlanması ve bu rehne konu olabilecek taşınır varlık kapsamının geniÅŸletilmesi ihtiyacı yeni bir yasal düzenleme hazırlığını doÄŸurmuÅŸtur. Bu hazırlıkların sonucunda kanun koyucu tarafından TİTRK yürürlüÄŸe konulmuÅŸtur.[2]
TİTRK’nin kısa zamanda hazırlanması ve kabul edilmesindeki ana itici güç KOBİ’lerin finans alanında karşılaÅŸtıkları zorluklar olarak belirtilebilir. KOBİ, yıllık 250 kiÅŸiden az iÅŸçi istihdam eden ve yıllık mali bilançosu 250.000.000 TL’yi aÅŸmayan küçük ve orta büyüklükteki iÅŸletmelere verilen isimdir.[3] Bu Kanunun genel gerekçesinde KOBİ’lerin finans alanında yaÅŸadığı zorluklar ÅŸu ÅŸekilde vurgulanmıştır: “Özellikle kredi karşılığında istenilen teminatlar, KOBİ’lerin finansmana ulaÅŸmasında mühim zorluklar meydana getirmektedir. Bu husus KOBİ’lerin büyük iÅŸletmelerle rekabet etmesinde dezavantaj olarak gösterilmektedir. Konu açısından TİTRK’nin en kapsamlı yeniliÄŸi budur. Bu Kanun KOBİ’ler için rahat finansal vasıtalar yaratmış olmaktadır.”[4]
Bu düzenlemelere raÄŸmen belirtilmelidir ki teslimsiz taşınır rehni hukuk sistemimizde istisnai ÅŸekilde yer almaktadır. Uygulanacak ana kural TMK m. 939’da[5] yer alan düzenlemedir.[6] Yani asıl olan taşınırların teslim edilerek rehnedilmesidir. Ancak ticari iÅŸlemlerde taşınır rehninin nasıl kurulacağı TİTRK ile düzenlendiÄŸinden bu hususta TMK’nin 939. maddesinin uygulama alanı bulması beklenemeyecektir.
Somut uyuÅŸmazlığın çözümünde TİTRK’de hüküm bulunmayan durumlarda TİTRK m. 18 uyarınca TMK’nin taşınmaz rehnine iliÅŸkin hükümleri uygulanacaktır.
Ayrıca TİTRK’nin uygulama esaslarının düzenlendiÄŸi bazı yönetmelikler yürürlüktedir. Bunlar Rehinli Taşınır Sicili YönetmeliÄŸi, Ticari İşlemlerde Rehin Hakkının Kurulması ve Temerrüt Sonrası Hakların Kullanılması Hakkında Yönetmelik ile Ticari İşlemlerde Taşınır Varlıkların DeÄŸer Tespiti Hakkında Yönetmelik’tir.
B. ZAMAN BAKIMINDAN UYGULANMASI
- TİRK yürürlükteyken kurulmuÅŸ ticari iÅŸletme rehinleriyle ilgili 01.01.2017 tarihinde devam etmekte olan takiplere TİRK’te düzenlenen hükümler uygulanacaktır.
- 01.01.2017 tarihinden önce yani TİRK yürürlükteyken kurulmuÅŸ ticari iÅŸletme rehinlerine TİRK’te düzenlenen hükümler uygulanacaktır.
TİRK yürürlükteyken tüm iÅŸletmenin üzerinde kurulmuÅŸ rehin hakkı mevcutsa ve sözleÅŸme ile iÅŸletmeye yeni dâhil edilecek makinelerin rehin kapsamına alınacağı ÅŸartı düzenlenmiÅŸse bu durumda yeni makinelerin rehni hangi esaslarla kurulacaktır? TİRK yürürlükteyken iÅŸletmeye sonradan katılan taşınırlar mevcut rehin kapsamına dâhil sayılmamaktaydı. Bu sebeple TİRK uyarınca noterde yeni bir sözleÅŸme düzenlemek (eski sözleÅŸmenin düzenlenmesi) ve tescil ettirmek gerekmekteydi (TİRK m. 10/4).[7] Peki bu sonradan listeye alınan taşınırlar üzerindeki rehin hakkı, zaten kurulmuÅŸ olan eski rehin hakkının devamı niteliÄŸinde midir? Yoksa bu yeni bir rehin hakkı niteliÄŸinde mi olacaktır? İşletme rehnine dâhil edilen münferit unsurların alacaklı kiÅŸinin onayı ile baÅŸkalarıyla deÄŸiÅŸtirilmesi durumunda bu deÄŸiÅŸikliklerin taraflarca daha önce düzenlenen ve rehne dair unsurların tam listesini gösteren listeye noter marifetiyle iÅŸletilmesi yeterli olacaktır (TİRK m. 10/3). Fakat TİRK’in 10. maddesi uyarınca söz konusu listeye yeni unsurların dâhil edildiÄŸi durumlarda ikame ilkesinin uygulanmasından bahsedilmesi mümkün olmayacaktır. Çünkü burada mevcut olan ticari iÅŸletme rehnine daha sonradan yeni rehin tesis edilmesi durumu oluÅŸmaktadır.[8]
C. MADDE BAKIMINDAN UYGULANMASI
TİTRK’nin 5. maddesinde rehne konu olabilecek taşınır varlıklar sayılmıştır. Anılan maddede üzerinde rehin hakkı kurulabilecek taşınır varlıklar a bendinden p bendine kadar sayılmıştır. Ticari iÅŸletme ise bu varlıklardan yalnızca bir tanesini oluÅŸturmaktadır. Açıkça anlaşılmaktadır ki TİTRK, mülga ettiÄŸi Kanundan çok daha geniÅŸ bir uygulama alanı olan bir Kanundur.
TİTRK’nin uygulama kapsamı açısından iki temel unsur ele alınmıştır. Bu unsurlar ticari iÅŸlem ve taşınırdır. İki unsurun ÅŸartlarının saÄŸlanması bu Kanun hükümlerinin uygulanmasına olanak verecektir. Taşınırlar yukarıda anılan maddede bentler halinde sayılmış olsa da ticari iÅŸleme dair herhangi bir açıklama Kanunda yer almamaktadır. Ticari iÅŸlem kelimesinde yer alan iÅŸlem kavramı aslında hukuki iÅŸlem olarak ele alınmıştır. Bu sebeple öncelikle hukuki iÅŸlemin ne demek olduÄŸu üzerinde durulmalıdır. GerçekleÅŸtiÄŸinde hukuki bir sonuç doÄŸuran olaylar hukuki olay olarak adlandırılmakta ve insan iradesiyle ortaya çıkan hukuki olayın alt türü olan kavrama hukuki fiil denilmektedir. Hukuki fiil hukuk düzenine aykırılık getirmeyecek ÅŸekilde yani hukuka uygun olarak üç ÅŸekilde ortaya çıkabilmektedir. Bunlar bilgi, duygu ve irade açıklamasıdır. Hukuki fiil hukuka aykırı olarak ise iki ÅŸekilde ortaya çıkabilmektedir. Bunlar sözleÅŸmeye aykırılık ve haksız fiil hâlleridir. Hukuki iÅŸlem, hukuk düzeninin sınırları çerçevesinde hukuki sonuç doÄŸurmaya yönelik irade açıklamasıdır. Rehin Hukuku kuralları uyarınca her çeÅŸit borç teminat altına alınabilmektedir. Yani rehne konu alacağın hukuka uygun fiil olan hukuki iÅŸlemden doÄŸması zorunluluÄŸu yoktur. Haksız fiile konu olan borcun da rehinle teminat altına alınabilmesi mümkün olabilmektedir. Ticari olan iÅŸlem kavramının hukuki iÅŸlemin teknik anlamından daha kapsamlı olduÄŸu anlaşılmaktadır.[9]
Hangi iÅŸlerin ticari nitelik taşıdığı hakkında TTK’nin 3. ve 19. maddelerinde düzenlemeler mevcuttur. Bu düzenlemelere göre TTK’de düzenlenen iÅŸler, bir ticari iÅŸletmeyi ilgilendiren iÅŸler, ticari iÅŸ karinesine uygun olan iÅŸler, taraflardan birisi için ticari olan sözleÅŸmeler ticari iÅŸ olarak sayılacaktır.[10] Ticari iÅŸlem kavramının ticari iÅŸ kavramı ile birebir örtüÅŸtüÄŸü söylenemeyecektir.[11] Çünkü TİTRK m. 3’te kimlerin bu Kanun kapsamında rehin kurabileceÄŸi düzenlenmiÅŸtir. Bunlar kredi kuruluÅŸu ile tacir, esnaf, çiftçi, üretici örgütü, serbest meslek erbabı gerçek ve tüzel kiÅŸiler olarak sayılmıştır. Fakat kredi kuruluÅŸu ile serbest meslek erbabı gerçek ve tüzel kiÅŸilerin arasında kurulan iliÅŸkinin ticari iÅŸ niteliÄŸinde olmadığına dikkat edilmelidir. TİTRK bu kiÅŸilerin kredi kuruluÅŸu ile olan kredi iliÅŸkileri dâhilinde rehin iliÅŸkisi kurabileceÄŸini kabul etmiÅŸtir. Bu kabul karşısında tacirler arasında hukuki iÅŸlem olmamakla birlikte ticari iÅŸletmeleri ilgilendiren bir fiilden doÄŸan borcun taşınır rehni ile teminat altına alınmasını kabul etmemiÅŸ olması tutarsız bir durum meydana getirecektir. Kanunun amacı ile rehin iliÅŸkisi kurabilecek kiÅŸiler dikkate alındığında “ticari iÅŸlemler” kavramının güvence altına alınacak borcu ifade eden yönü, iÅŸletme ve mesleki faaliyet dâhilinde ya da iliÅŸkili olarak kazanç elde etme amacıyla gerçekleÅŸtirilen her çeÅŸit iÅŸtir.[12]
TİTRK’nin uygulama kapsamına getirilen bazı istisnalar mevcuttur. Kanunun 1. maddesinin 4. fıkrasına göre sermaye piyasası araçları ile türev araçlara iliÅŸkin finansal sözleÅŸmeleri konu edinen rehin sözleÅŸmeleri ile mevduat rehnine bu hükümler uygulanmayacaktır. Anılan maddenin 5. fıkrasına göre herhangi bir sebeple tapu kütüÄŸüne tescil edilen taşınırlara bu hükümler uygulanmayacaktır. TİTRK’nin 8. maddesine göre ise sicile tescili diÄŸer Kanunlar uyarınca zorunlu tutulan taşınırlar; örneÄŸin, maden hakları ve cevherinin rehni, motorlu taşıt rehni, gemi rehni söz konusu olduÄŸunda TİTRK hükümleri uygulama alanı bulmayacaktır.[13]
II. TANIMI VE KONUSU OLABİLECEK VARLIKLAR
A. TANIMI
Rehin hakları, bu hakkın sahibinin bir alacağını güvence altına alan, borçlunun borcunu gereÄŸi gibi yerine getirmediÄŸinde ve alacaklının alacağına kavuÅŸamadığı durumlarda, alacaklı kiÅŸiye rehne konu olan malı cebrî icra denilen hukukî bir yolla sattırma ve satış sonucunda elde edilen paradan alacağını karşılama yetkisini veren haklardır.[14] EÅŸya mülkiyetinin saÄŸladığı ÅŸeylerden biri irattır. Bu irat malı kullanma hakkını ivazlı bir ÅŸekilde devretme sonucunda elde edilir. EÅŸya mülkiyetinin saÄŸladığı bir diÄŸer ÅŸey ise kredi saÄŸlamadır. Bu kredi saÄŸlama malı rehnetme sonucunda elde edilir. Bunun sonucunda kiÅŸi sahip olduÄŸu malı satarak elinden çıkarmak zorunda kalmaksızın kalıcı olmayan ve sınırlı bir tavizle para (kredi) bulmuÅŸ olur.[15] Rehin haklarının konusu eÅŸya olduÄŸundan eÅŸyanın taşınır ya da taşınmaz eÅŸya olması hususu dikkate alınarak isimlendirilmiÅŸtir. Yani rehin hakları taşınmaz rehni ve taşınır rehni olarak iki ÅŸekilde düzenlenmiÅŸtir. Taşınmaz rehni, TMK’de kendisine ayrı bir baÅŸlıkta yer bulurken taşınır rehni bu ÅŸekilde bir baÅŸlık ile düzenlenmemiÅŸtir. Taşınır rehnine iliÅŸkin düzenlemeler TMK’de sayılanlarla sınırlı deÄŸildir. Bu sebeple TMK dışında düzenlenen taşınır rehni çeÅŸitleri de bulunmaktadır. İşte TİTRK de taşınır rehni çeÅŸitlerinden birini düzenleyen Kanunlardan biridir.[16] Taşınır rehni, öÄŸretide taşınır eÅŸya, hak, hayvan ya da alacak üstünde kurulabilen rehin hakkı olarak tanımlanmıştır. Rehin hakları söz konusu alacaÄŸa güvence saÄŸlama özelliÄŸine sahiptir.[17]
B. KONUSU
TİTRK ve Ticari İşlemlerde Rehin Hakkının Kurulması ve Temerrüt Sonrası Hakların Kullanılması Hakkında Yönetmelik uyarınca rehin hakkının konusu olabilecek varlıklar açık bir ÅŸekilde sayılmıştır. 2018’de 7099 sayılı Yatırım Ortamının İyileÅŸtirilmesi Amacıyla Bazı Kanunlarda DeÄŸiÅŸiklik Yapılmasına Dair Kanun’un 28. maddesi ile TİTRK’in 5. maddesine yeni bir bent eklenmiÅŸ olup maddede sayılan varlıklara benzer olan her türlü taşınır varlık ve hakkın da rehin hakkının konusu olabileceÄŸi ve böylece maddedeki varlıkların sınırlı sayıma tabi olmadığı hususu açığa kavuÅŸturulmuÅŸtur.[18]
TİTRK’nin 5. maddesinin 1. fıkrasında düzenlenen varlıklar ticari iÅŸletmenin tamamı rehnedilmeden tek baÅŸlarına rehin hakkının konusu olabilir.
1. Alacaklar
TMK m. 954 uyarınca bağımsız ÅŸekilde temlike konu olabilen ve para ile deÄŸerlendirilebilen hak ve alacaklar üzerinde rehin hakkı kurulabilecektir. Yani alacağın üzerinde rehin hakkı kurulabilmesi için devredilmesi tarafların iradeleri ya da kanunla yasaklanmamış olmalıdır.[19]
TMK’de alacak rehni konusu düzenlenirken alacağın doÄŸma sebebiyle ilgili bir ayrım yapılmamıştır. Ancak TİTRK’nin 5. maddesinin 5. fıkrası uyarınca her tür sözleÅŸmeden doÄŸan mevcut veya müstakbel alacaklar rehnin konusunu oluÅŸturabilecektir. ÖÄŸretide bu hüküm uyarınca yalnızca sözleÅŸmeden doÄŸan alacağın taşınır rehnine konu olabileceÄŸi kabul edildiÄŸi gibi aksi ÅŸekilde alacağın doÄŸma sebebinin önemli olmadığına dair görüÅŸler de mevcuttur. Bu görüÅŸü savunanlar uyarınca alacak sözleÅŸmeden veya sözleÅŸme dışı borç iliÅŸkisinden doÄŸmuÅŸ olabilmektedir. Çünkü Kanunda bu konuda düzenlenmiÅŸ herhangi bir yasak veya sınırlama söz konusu deÄŸildir.[20] Bizim de katıldığımız görüÅŸ uyarınca 2018’de p bendi ile söz konusu maddeye eklenen ibare de dikkate alındığında sadece sözleÅŸmeden doÄŸan alacakların rehnedilmesinin kabul edilmesi uygun bir yorum olmayacaktır. Çünkü kanun koyucunun bu bendin düzenlenmesindeki amacı önceki bentlerde sayılan taşınır varlıklara benzer varlıkların da taşınır rehnine konu edilebilmesinin saÄŸlanmasıdır.
Kanundaki düzenlemeye göre sadece mevcut alacaklar deÄŸil müstakbel alacaklar da rehne konu edilebilecektir. Müstakbel alacak ise gelecekte doÄŸacak ya da doÄŸması beklenen alacaklar olarak kısaca açıklanabilmektedir.[21] Alacak üzerinde kurulan rehin hakkı, alacağın yanında kefalet gibi asıl alacaÄŸa baÄŸlı olan ferî hakları da kapsayacaktır.[22]
2. Çok Yıllık Ürün Veren AÄŸaçlar
TİTRK m. 5’e göre çok yıllık ürün veren aÄŸaçlar da rehnin konusunu oluÅŸturabilmektedir. Çok yıllık ürün veren aÄŸaç ile anlatılmak istenen meyve aÄŸaçlarıdır. Meyve vermeyen kereste gibi aÄŸaçların rehin konusu olarak deÄŸerlendirilmesi söz konusu deÄŸildir. AÄŸaç kavramının neyi kapsayacağı Kanunda açıklanmadığı gibi çok yıllık kavramının kaç yılı kapsayacak ÅŸekilde ifade edildiÄŸinin cevabı bulunmamaktadır. Fakat basit ÅŸekilde her sene ürün veren aÄŸaçlar çok yıllık aÄŸaç olarak deÄŸerlendirilebilecektir.[23] ÖrneÄŸin, portakal, elma, kiraz, incir gibi aÄŸaçlar bu kapsama girerken çam, meÅŸe, göknar, kayın, ladin, sedir gibi aÄŸaçlar bu kapsama girmeyecektir.[24]
3. Fikri ve Sınai Mülkiyet Konusu Haklar
Fikri Mülkiyet Hukukunda haklar fikir ve sanat eserleri üzerindeki telif hakları ve sınai mülkiyet hakları olarak ikiye ayrılmaktadır. Fikri mülkiyet ve sınai mülkiyet hakları gayri maddi eÅŸya olarak tanımlanmakta ve taşınır eÅŸya niteliÄŸinde olmamalarına raÄŸmen rehin konusu olabilmektedir.[25]
Fikir ve sanat eserleri, ilim ve edebiyat eserleri, musiki eserleri, güzel sanat eserleri, sinema eserleri, iÅŸleme ve derleme eserler, veri tabanları, icracı sanatçıların hakları, fonogram yapımcılarının hakları, radyo televizyon yapımcılarının hakları ve film yapımcılarının hakları olarak sayılmaktadır. Sınai mülkiyet hakları ise patentler, marka, faydalı modeller, tasarımlar, coÄŸrafi iÅŸaretler, geleneksel ürün adı, entegre devre topoÄŸrafyası, yeni bitki çeÅŸitleri olarak sayılmaktadır.[26] 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu (FSEK) kapsamında rehin konusu olabilecek haklar 62. maddede sayılmıştır. AlenileÅŸmiÅŸ bir eserin müsveddeleri ve aslı, yayımlanmış bir eserin çoÄŸaltılmış nüshaları, eser sahibinin korunmaya deÄŸer manevi haklarını ihlal etmemek ÅŸartıyla alenileÅŸmiÅŸ bir eser ve eser sahibinin manevi haklara iliÅŸkin hukuki iÅŸlemlerinden doÄŸan para alacakları üzerindeki mali hakları üzerinde rehin hakkı kurulabilir. Kanunda bu rehin hakkının kurulması için bir tescil usulü düzenlenmemiÅŸtir. Ancak yapılacak rehin sözleÅŸmesinin geçerlilik ÅŸeklinin yazılı ÅŸekil kuralı olduÄŸu belirtilmiÅŸtir.[27]
6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu’nun (SMK) 148. maddesi uyarınca sınai mülkiyet hakları da rehin verilebileceklerdir. Ancak bu hukuki iÅŸlem aynı maddenin 4. fıkrası uyarınca yazılı ÅŸekle tabidir.[28]
4. Hammadde, Sarf Malzemeler ve Stoklar
Hammadde, sarf malzemeler ve stoklar, rehin hakkının devam ettiÄŸi süre boyunca söz konusu malların devamlılık göstereceÄŸi ve bu malların rehne konu edilmesi sonucu sözleÅŸmenin faaliyetlerini olması gerektiÄŸi ÅŸekilde gerçekleÅŸtiremeyeceÄŸi tehlikesi sebebiyle mülga TİRK’te rehin hakkının konusunun dışarısında tutulmuÅŸtur. Ancak TİTRK ve Ticari İşlemlerde Rehin Hakkının Kurulması ve Temerrüt Sonrası Hakların Kullanılması Hakkında Yönetmelik uyarınca bunların da rehin hakkına konu edilebilmesi düzenlenmiÅŸtir. Hammaddeye örnek olarak ham petrol, kereste sayılabilecektir. Sarf malzemesine örnek olarak ticari iÅŸletmede tüketilen kırtasiye malzemeleri ve stok olarak da rehin veren kiÅŸinin kullanmak, satmak veya kiraya vermek için mülkiyetinde olan hammaddeler, yarı mamul ya da mamul mallar sayılabilecektir.[29]
5. Hayvanlar
Türk Hukukunda hayvanlar eÅŸya olarak nitelendirilmemektedir.[30] TMK’nin 940. maddesinin[31] uygulama alanı bulamadığı durumlarda hayvanlar TİTRK kapsamında rehne konu edilebilecektir.[32] TİTRK uyarınca hangi hayvanların rehne konu edilebileceÄŸi HKK’ye göre tespit edilmelidir. HKK m. 14’e göre pitbull terrier, japanese tosa gibi tehlikeli olan hayvanların yurda giriÅŸi, sahiplenilmesi, üretilmesi, sergilenmesi, satışı, takası ve hediye edilmesi yasak olduÄŸundan bu hayvanlar üzerinde rehin hakkı kurulabilmesi mümkün olmayacaktır.[33] Bu kapsamda bulunmayan hindi, tavuk, deve kuÅŸu vb. çift ayaklı hayvanlar, balık çiftliklerinde yetiÅŸtirilen balıklar, özel hayvanat bahçelerindeki hayvanlar, su parklarındaki yunuslar, balinalar ve ayrıca pet shop olarak isimlendirilen dükkanlarda bulunan kedi, köpek gibi evcil hayvanlar TİTRK uyarınca rehne konu edilebilecektir.[34]
6. Kazanç ve İrat
Her çeÅŸit kazanç ve irat da rehnedilebilecektir. Örnek olarak faiz, ortaklık payına denk gelen kar payı, tahvil faizi, özel finans kurumları nezdinde kar payı, mevduat faizleri, repo gelirleri bunlardandır.[35]
7. Lisans ve Ruhsatlar
İdare ile meydana getirilen hukuki iliÅŸkinin sonucu olarak elde edilen, ekonomik bir varlığa sahip ve devredilebilir nitelikte olan her çeÅŸit lisans ve ruhsat TİTRK uyarınca rehne konu edilebilecektir.[36] DiÄŸer bir sicile kaydedilmesi öngörülmemiÅŸ olan ve idari izin belgesi niteliÄŸi de taşımayan her çeÅŸit lisans ve ruhsat rehin konusu olabilecektir.[37]
8. Kira Geliri
Her çeÅŸit kazanç ve iradın rehin konusu yapılabilmesi kira gelirlerinin rehnini de kapsayacaktır. Kira gelirleri menkul veya gayrimenkul sermaye iradı niteliÄŸi taşımaktadır. Fakat kanun koyucu kira gelirlerini ayrıca TİTRK m. 5’te düzenlemiÅŸ ve bu hususu vurgulama ihtiyacı duymuÅŸtur.[38]
9. Kiracılık Hakkı
Kiracılık hakkı temel olarak 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nda (TBK) düzenlenmiÅŸ bir husustur. TİTRK ile taşınmaz üzerindeki kiracılık hakkı da rehin konusu yapılabilecektir. TBK m. 322’ye göre kiralayan kiÅŸiye zarar vermemesi ÅŸartı ile kiracının alt kira vermesi veya kiralananı kullanım hakkını tamamen ya da kısmen baÅŸkasına devretmesi mümkündür. Kiracılık hakkının kullanımının devri bazı yazarlar bakımından TBK m. 188 uyarınca alacağın devri ÅŸeklinde deÄŸerlendirilmektedir. Zira bu hakkı devralan kiracı, devreden kiracının haklarına sahip olması nedeniyle TBK’nin 322. maddesinde düzenlenen kiralayana zarar vermeme ÅŸartını saÄŸlamaktadır. Fakat konut ve çatılı iÅŸ yerleri açısından kiralayanın yazılı rızası da gerekmektedir. Bu sebeple sözleÅŸmede kiracılık hakkının devri mümkün görülmemiÅŸse TİTRK uyarınca rehin de kurulamayacaktır.
10. İşletme Adı ve Ticaret Unvanı
Ticaret unvanı, ticari işletmesiyle ilgili faaliyetlerini yerine getirirken tacirin kullandığı bir isimdir. Bu isim taciri tanıtmaya ve onun diğer tacirlerden ayırt edilmesine yarar. Ticaret unvanını yalnızca tacir olan kişiler kullanabilecektir. İşletme adı ise işletme sahibiyle ilgili olmaksızın doğrudan doğruya işletmeyi tanıtmaya ve onun diğer işletmelerden ayırt edilmesine yarar. İşletme adı ticaret unvanından farklı olarak esnaflar tarafından da kullanılabilmektedir.
Mülga TİRK’te ticaret unvanı ve iÅŸletme adı ticari iÅŸletmeden ayrı olarak münferiden rehnedilememekte ve ticari iÅŸletme rehninin zorunlu unsurları olarak sayılmaktaydı. Fakat TİTRK’nin yürürlüÄŸe girmesi ile birlikte ticari iÅŸletme ve iÅŸletme adının ticari iÅŸletmeden ayrı olarak tek baÅŸlarına rehnedilebilmesi mümkün hâle gelmiÅŸtir. Ancak bu düzenleme TTK’nin 49. maddesinde yer alan ticaret unvanının ticari iÅŸletmeden ayrı olarak devredilemeyeceÄŸine yönelik düzenleme ile çeliÅŸmektedir. Bu hüküm ticaret unvanının ticari iÅŸletmeden bağımsız bir özelliÄŸe sahip olmadığını ifade etmektedir. Fakat bir hakkın rehin konusu yapılabilmesi için bağımsız yani temlike elveriÅŸli olması gerekmektedir. Burada aslında bu düzenlemeye bir istisna getirilmiÅŸ ve bağımsız olmama özelliÄŸine karşılık ticaret unvanının ticari iÅŸletmeden ayrı olarak tek başına rehin konusu yapılabilmesine imkân verilmiÅŸtir
11. Menkul İşletme Tesisatı
TİTRK m. 5’de ticari iÅŸletmenin faaliyetine tahsis edilmiÅŸ makine ve teçhizat, araç, ekipman, alet, iÅŸ makinaları, elektronik haberleÅŸme cihazları dâhil her çeÅŸit elektronik gibi menkul iÅŸletme tesisatının rehne konu olabileceÄŸi düzenlenmiÅŸtir.
Mülga TİRK yürürlükteyken ticaret unvanı ve iÅŸletme adı için geçerli olan düzenleme menkul iÅŸletme tesisatı için de geçerliydi. Kural olarak menkul iÅŸletme tesisatının ticari iÅŸletme rehninin kapsamına alınması zorunluydu.[ Ancak TİTRK’nin yürürlüÄŸe girmesi ile bunların da tek baÅŸlarına rehne konu olabilmesine imkân verilmiÅŸtir.
12. Tarımsal Ürün
TİTRK ile beraber çiftçilere kredi saÄŸlama amacı için tarımsal ürünlerinde rehne konu olabilmesi imkânı getirilmiÅŸtir.
13. Ticari Plaka ve Ticari Hat
Servis aracı, otobüs, minibüs ve taksilerin ticari faaliyetlerde kullanımına baÄŸlı olarak sahiplerinin ticari plaka ile ticari hatta sahip olması mümkün olacaktır. Ticari plakanın motorlu araçtan bağımsız olarak bir ekonomik deÄŸeri vardır. Ancak ticari hattın, ticari plakadan bağımsız olarak haczinin mümkün olmadığı söylenebilmektedir. Yargıtay içtihatlarınabakıldığında ticari hattın plakaya bağımlı olduÄŸu ve onun mütemmim cüzü olduÄŸu ifade edilmektedir. Bu sebeple hattın bağımsız olarak bir ekonomik deÄŸerinin olmadığının kabulü gerekmektedir. TİTRK kapsamında ticari plaka ve hattın beraber rehni söz konusu olabileceÄŸi gibi ticari plakanın tek başına rehne konu olabileceÄŸi söylenebilecektir.Yargıtay içtihatlarına göre rehin sözleÅŸmesinde taşınır rehninin konusu ticari plaka olarak düzenlenmiÅŸken takip talebi ve icra emrinde rehnin konusunun plaka sahibi araç olarak gösterilmesi yanlış olacaktır.
14. Vagon
Vagonun çeÅŸidi bakımından herhangi bir ayrım yapılmamıştır. Bu sebeple vagonun türünün kapalı vagon, tahıl vagonu, sarnıçlı vagon ya da ağır yük vagonu olup olmadığı fark etmeksizin rehne konu olabilmesi mümkün olacaktır.
15. Ticari Proje
Ticari hayattaki anlamıyla ticari proje, bazı durumlarda bir kat karşılığı ya da gelir paylaşımlı inÅŸaat akdi olabileceÄŸi gibi bazı durumlarda ihaleye katılmak amacıyla kurulan adi ÅŸirket veya özel bir iÅŸi ifa etmek amacıyla kurulan anonim ÅŸirketi ifade edebilmektedir.[50] Bu çeÅŸit projelerde menkul mallar ve alacaklar dâhil projeye ait olan malvarlığı genelde saÄŸlanan finansmanın güvencesini oluÅŸturmaktadır. Zira projeye ait olan malvarlığı da TİTRK uyarınca rehne konu olabilecektir.
16. Ticari İşletme ve Esnaf İşletmesi
TTK m. 11 uyarınca ticari iÅŸletme, esnaf iÅŸletmesi için öngörülen sınırı aÅŸan düzeyde gelir saÄŸlamayı amaçlayan faaliyetlerin kesintisiz ve bağımsız biçimde yürütüldüÄŸü iÅŸletmedir. TİTRK m. 5’te sayılan münferit taşınır varlıkların yanında ticari iÅŸletme ve esnaf iÅŸletmesinin de rehne konu olabileceÄŸi düzenlenmiÅŸtir. Yalnız sadece sicile kayıtlı olan ticari iÅŸletmeler rehin konusu yapılabilecektir. Esnaf iÅŸletmelerinde ise esnaf ve sanatkâr siciline kaydolma ÅŸartı aranmamıştır. Tacir birden fazla ticari iÅŸletmeye sahipse bunların birinin rehne konu olması diÄŸerlerine etki etmeyecektir.